Başörtülülerin Değişen Hükümetlerle Değişmeyen Kaderi
Kürt haklarını önemseyen, partilerdeki kadın vekilleri gördük bir ara toplu olarak ellerinde kelepçe hapse götürülürken.
Ha birde Adnan Oktar denen şahıs vardı: ne yaptığı anlaşılmayan gazino işletmecisi tavırlarıyla dini cemaatçilik oynuyordu vur patlasın çal oynasın pratiğiyle.
Dünyada ki hayatlarını garantiye almış bu pek öz güvenli, kokoş, acayip görgülü! grubun terörist, irtica, sıkma baş, sargı bezi taktıkları için beyinlerine oksijen gitmeyen insancıklar, yobaz gibi daha nice hakaretleri yapanlar, topluma yön veren aydın fikirli kadınlar & erkekler gibi değil, mahallenin en usta dedikoducuları modunda, aşağılayan, hakir gören söylemleri ve eylemleri sonucunda , eğitim hayatları gasp edilmiş binlerce kız çocuğu tanıdım. Oysa ki en gerçek çağdaşlık özgür düşüncedir, özgürlüktür.
Peki, haremlik selamlık uygulamalara girişen ses tonun dahi bir erkeğin duymasını istemeyen anti devrimci bu ablalar en kallavi devrimcilere taş çıkartırcasına neden dönem dönem ellerinde kelepçeler ile zindanların o soğuk odalarına gönderiliyorlar. Bunu hiç düşündüler mi? Neden? Niçin? Siz örtü takmayı tercih etmiş kadınlar olarak; ülkesini, vatanını ‘’laik olmayı gasp etmiş, Kemalist, çağdaşlıkta level atladığını düşünenlerden’’ daha fazla seven kişiler olarak neden bu sistemin egemenliğini gasp etmişlerce dışlanıyorsunuz ve zayıf halka olarak ilk yular sizin boynuza takılıyor düşünün? neden diye!